SICAK ŞARAP

Hristiyan dünyasının kutsal günleri yaklaşırken ve hazır havalar da normale dönüp bizi mevsim gereği hafiften üşütmeye girişmişken, biz de havaya girip sıcacık şaraplar yudumlamaya başlayalım dedim.

 

Her ne kadar bizim topraklarda pek bir popülaritesi yoksa da, iç titreten bir kış gününde şöyle sıcacık, mis tarçın kokulu bir kırmızı şarabı tatmaya itiraz olmayacağı umuduyla konuya girelim.

 

Kuzey ülkelerinin zorlu kış günlerinin en sevilen ve aranan içeceği sıcak şarap. İçinde yok yok desek yeridir. Bir içkiden çok, vücuda o anda doğal bir tavan yaptıran babaanne şurubu gibi bir içecek. İngilizler ‘mulled wine’, Almanlar ve Avusturyalılar ‘Glühwein’, İskandinav ülkeleri ‘Glögg’ (Finlandiya’da Glögi olarak değişiklik göstermekte), Fransızlar ‘Vin chaud’ demişler; ufak tefek değişikliklerle aynı şeyi severek içiyorlar.

 

Temel reçetede hemen hemen aynı malzemeye rastlıyoruz: elbette kırmızı şarap, tarçın, zencefil, portakal, elma, yıldız anason, muskat, kakule ve karanfil. İsteğe bağlı olarak bunlara esmer toz şeker ya da pudra şekeri de ekleyebiliyorsunuz. Diğer varyasyonlara gelince; Britanya’da bir şişe beyaz şarap veya birkaç kaşık brandy, Almanya’da tane karabiber, Finlandiya’da su, badem, kuru üzüm ve limon, Fransa’da kuru incir eklenebiliyor. Sonuç itibariyle, birkaç değişik tarifi denedikten sonra kendi damak tadına uygun olan kendi tarifini yaratmak en güzeli. Tabii tüm bunları katınca şarap değil tanrıların iksiri olup çıkıyor ve içmeye doyamıyorsunuz. Keyif unsuru bir yana, birçok rahatsızlığınızın da ansızın yok olduğunu görüyorsunuz. Öncelikle son derece gevşetici ve rahatlatıcı bir etkisi var. Bir-iki fincandan sonra mışıl mışıl uyuyasınız geliyor. Ayrıca, eğer soğuk algınlığının eşiğindeyseniz birdenbire kendinizi zinde hissediveriyorsunuz. Kolay değil, değme kocakarı ilacına taş çıkartacak malzeme listesine sahip.

 

Yanına ne yiyelim derseniz, bunca yoğun bir tadın yanına canınız pek bir şey istemeyecektir demekle yetineceğim- ama elbette, tok karnına içildiğini farz ediyoruz. Eğer illâ ki ben bir şey yiyeceğim diyorsanız, zencefilli veya tarçınlı kurabiyeler gayet yakışır yanına. Hani şu incecik bisküvi gibi olanlar, mis zencefil kokulu. İsmini anmayalım, kuzey ülkesinden bizlere kadar gelen sarı-mavi logolu mobilya mağazasının yiyecek kısmında bunların âlâsını bulabilirsiniz. Çünkü evde yapınca o ince kıvam tutturulamayabiliniyor.

 

Neyin içinde içelim diyorsanız, zevkinize kalmış diyorum. Bildiğimiz kahve kupalarından tutun da ayaklı, şeffaf sıcak şarap fincanlarına kadar her şeyi kullanabilirsiniz-bu da keyfinize kalmış. Bizim ülkenin meşhur cam mağazasında sıcak şarap kadehi adı altında satılmakta bunlar.

 

 

Şimdi gelelim tariflere.

 

 

Alman usulü Glühwein

 

Malzemeler:

2 şişe kırmızı şarap

1 kahve fincanı esmer toz şeker

5 tane karabiber

4 adet çubuk tarçın

10 adet karanfil

1 kırmızı elmanın kalınca soyulmuş kabuğu

1 portakal kabuğu

 

Yapılışı:

Şaraplar çelik tencereye boşaltılır. Malzemeler eklenir.

Kısık ateşte şeker eriyene kadar ısıtılır.

Bir taşım kaynatıp altı kapatılır.

İçindeki karanfil ve karabiberler çatalla ezilip tencerenin kapağı kapatılır.

2-3 saat demlenmeye bırakılır.

Servis yapmadan önce bir kez daha kaynatılır.

İnce süzgeç ile süzülüp sıcak servis yapılır.

 

 

Finlandiya usulü Glögi

 

Malzemeler:

350 ml su

300 gr toz şeker

4 adet karanfil

1 tarçın çubuk

75 gr kuru üzüm

1 şişe kırmızı şarap

2 limonun suyu

1 portakalın suyu

25 gr ince kıyılmış badem

 

Yapılışı:

Büyükçe bir tencerenin içine su, şeker, karanfil, tarçın ve üzüm konup kaynatılır. Ateşten alınıp şarap, limon suyu ve portakal suyu eklenir. Yeniden ateşe konur ancak kaynatılmaz. Tarçın çubuk içinden çıkarılır. Kepçe ile fincanlara konup badem ve üzümler eklenip sıcak servis yapılır.

 

mmmm.. keyfiniz bol olsun…

İçki reklamlarındaki gibi bitirmek istedim:

 

PLEASE DRINK RESPONSIBLY

Author: Kılavuz Kirpi

Share This Post On

1 Comment

  1. Buralarda raflarda yerini almaya basladi bile… Ben de yorum kismina Norvec “gløgg” tarifini sabitleyip, tarifleri cogaltsak mi acaba diye dusunurken, malzemelerin hemen hemen Finlandiya tarifinde kullanilan malzemeler ile ayni oldugunu farkettim 🙂

    Nefis bir yazi olmus, emege saglik.

    Post a Reply

R. Taşkın için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Share This