Trump, bazı azınlıkları ‘safra’ olarak yorumladı


Özgürlük Radyosunun üç program 2020’de kapatılıyor. The U.S. Agency for Global Media (USAGM), Amerikan Dünya Basın Ajansı, ABD’nin denizaşırı ülkelerinde yayın yapan RFE/RL, VOA, Radio Free Asia ve başka birimleri kontrol ediyor.

  • Facebook
  • Twitter
  • Google+
  • LinkedIn

18 Mart’ta ajans RFE/RL Radio Free Europe/Radio Liberty (Serbest Avrupa Radyosu/Özgürlük Radyosu) bütçesinin 12 milyon $’dan, 2020’de 87 milyon $’a indirileceğini bildirdi. Bu teklif değişik tasarrufların dışında Gürcü, Tatar-Başkurt ve Kuzey Kafkasya programlarını durdurmayı öngörüyor.

Ayrıca Balkan program çerçevesinde Karadağ ve Makedonya’ya muhabir yollanmayacak. Geçen yıl haftada ortalama 34 milyon RFE/RL’in İnternet, televizyon ve radyo yayınlarına ulaşmıştı. Şu anda 22 ülkeye 26 dilde yayın yapılıyor.

Şimdi Gürcistan servisini kapatma kararını bir tarafa bırakırsak, Rusya Federasyonun azınlık halk guruplarına yayın yapan iki servisi kapatmak kararına cevap olarak ya Trump yönetimi strateji bilmiyor ya da gizlice Putin ile anlaştılar yorumu yapmak gerek. Gürcüler gelince batıya yanaştıkları için onları Rus etkisinden kurtarmak gereksiz hale geldi diye düşünelebilir.

Tatar-Başkurt servisi yayınlarına 67 yıl önce Almanya’nın Münih kentinde başlamıştı. Ben fiilen 12 yıl ve 33 yıl da dışardaki muhabir (freelance) olarak çalışmıştım. Kapanma haberini almak benim için hüzünlü oldu. Neticede çok emek vermiştim.

1552 yılında Kazan Hanlığı Rusların eline geçince bu Orta İdil (Volga) boyunda yaşayan Türki Tatar Başkurt, Çuvaşlar ve Fin-Ogurlar 468 yıl bu Rusların hakimiyeti altında kaldılar. Çok zayıf bağımsızlık arzuları var ise de bağımsızlık görüşü ancak 1991 yılında telaffuz edilebildi. Çok az sayıdaki Tatar aydınları ise on yıllarca yurtdışında özgürlük fikrini yaymaya çalıştılar. Amerikalılar ise II. Dünya Savaşından ve Soğuk Savaş patladıktan sonra Sovyetler Birliği hamiyeti altına giren SSCB halklarını ve Doğu Avrupa halklarına bağımsız haberlere ulaştırmak için RFE/RL Inc’i kurdular.

O zamanlar Ukrayna, Belorusya, Moldova, Estonya, Letonya, Litvanya, Azerbaycan, Ermenistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan SSCB boyunduruğu altında bulunuyordu. 1991 sonunda SSCB’ni ekonomik, yapısal ve ideolojik olarak sarsılmasından sonra bu 14 ülke tek kurşun atmadan bağımsız oldu. Hala bazılarının dillerinde RL’in yayınları devam ediyor. Ancak Rusya Federasyonu içinde kalan Tatar, Başkurt ve Kafkas halklarının özgürce fikirlerini bildirme imkânı ortadan kalkıyor.

Bunda ABD’nin strateji bilmezliği mi, Moskova ile bir şekilde anlaşması mı neden oldu kesinkes söyleyemeyiz. Ancak tek Tatar-Başkurt Servisini ele alırsak, buradaki eleman yapısında ve yapılan programlarda baştaki ideallerden vazgeçilmesinin de rolü olmuştur diyebiliriz. Radyo yayınları durdurularak web sayfaları ile halka yeterince ulaşılamadı, halk Latin harflerini bilmiyor diye Rusça Kril harflerine geçildi.

Bu da yetmedi, İdel.Реалии adlı Tataristan’a yönelik Rusça programlara geçildi. Servisin kadrosunda bağımsızlık ideallerini temsil edecek diasporadan herhangi eleman bulunamadı veya istenmedi. Ekserisi Rusya doğumlu elemanlarda ise ne gerekli tarih bilinci ne de bağımsızlık hayali vardı. Bunun dışında, tabiricaiz ise Moskova’nın kucağında oturan Tataristan yöneticilerinin faaliyetleri Azatlıq tarafından gereğinden fazla yayımlandı. Sanki yabancı bir radyo değil de yerel radyo yayın yapıyormuş görüntüsü hasıl oluyordu. Gerçek gazeteciler gerektiren, araştırmacı gazetecilik, yolsuzlukları faş etme gibi unsurlar hiçbir şekilde kullanılmadı.

RL’in Rusça programı muhtemelen daha etkili program yapmaktadır. Ayrıca Tatarlar kendi dillerine sahip çıkmadılar. Moskova’nın ana dili derslerini kaldırmasına ses çıkarmadılar. Azatlıq radyosu da 5,5 milyonluk Tatar nüfusundan ancak Kazan’daki birkaç kişinin fikrini almakla yetindi. Bunlar genelde aynı şahıslar oluyordu. Kısacası “iğneyi başkasına, çuvaldızı kendimize batırmak” gerekiyor.

Tabii ki Trump rejimin bu kararı Rusya azınlıklarında derin yara bırakacak ve dış olan ümitleri tamamen kopacaktır. Ancak bu Amerikan hayranlığını bitirmeyecek. Bilhassa gençler peyderpey Batı ve ABD’ye kaçmaya devam edeceklerdir. Milli şuur aşılanamadığı için yaşamın tek bir anlamı var, rahat yaşamak, ülke önemli değil. Ne diyelim, uluslar hak ettikleri rejime kavuşurlar…

Görseller: https://www.facebook.com/azatliq/

Author: Nadir Devlet

Prof. Dr., Türk Dünyası tarihi ve uluslararası ilişkileri uzmanıdır. 20 ve 21. yüzyılda Rusya, Kafkasya ve Orta Asya’daki Türk halklarının geçmişi, bugünü, siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik yapıları üzerinde yoğunlaşmıştır.

Share This Post On

Submit a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Share This